Duydum köyde boran, fırtına varmış,
Beyaz giymiş, allarından ne haber?
Karlar yağar, dört bir yanı kaparmış,
Kurtlar inmiş, yollarından ne haber?
*
Sıcaklarda gölgesinde durduğum,
Çağlasını yiyip, ağız burduğum,
Ağaçların, salıncaklar kurduğum,
Boyun bükmüş, dallarından ne haber?
*
Oğlak kuzu, körpesinden toyundan,
İnekten danadan, keçi koyundan,
Otundan sütünden, saman suyundan,
Ahırdaki, mallarından ne haber?
*
Bacasında duman olmayan var mı?
Tabağı çorbayla dolmayan var mı?
Arayıp soranı kalmayan var mı?
Yetiminden, dullarından ne haber?
*
Yumşak karlar verir havanın nemin,
Zimhiri yağarken buz keser zemin,
Gariban amcamın, yaşlı teyzemin,
Halısından, çullarından ne haber?
*
Eşini gurbete salan gençlerin,
Hayatla başbaşa kalan gençlerin,
Dünyanın yükünü alan geçlerin,
Omuzundan, kollarından ne haber?
*
Açlarla beraber aş yer misiniz?
Kış gününde kuşlar aç der misiniz?
Çardaklara buğday serper misiniz?
Serçelerin, hallarından ne haber?
*
Geçmişe rahmetler, ondan gayrıdan,
Eşine dostuna, hasret ayrıdan,
Fakir fukaradan, hasta sayrıdan,
Hakkın garip, kullarından ne haber?
*
Adem Köker.